Tuesday, November 30, 2010

Memleket Lezzetleri ...

Köyden (Giresun-Görele) dayımın gönderdiği minik kabak ve mısır unu ile bayramda köye gitmiş kadar olduk... Mısır unu olunca ekmek yapmak farz oldu. Mısır ekmeği tarifi karadenizde ilden ile değişiyor bu sebeple internette farklı birçok tarif mevcut. Fakat bizim köyün mısır ekmeği en kolayı, en basiti ve bir o kadar da lezzetlisi :)). Mısır ekmeğini iki şekilde yapmak mümkün biri mayalı, fırında pişirilir diğeri mayasız ve sacta / teflon tavada pişirilir. Ben mayalısını yaptım; 1 paket maya, 3 su bardağı mısır unu, 1/2 su bardağı buğday unu ve tuzu ılık su ile yumuşak bir hamur elde edene kadar karıştırıyoruz. Mayalanınca yağladığımız fırın tepsisine koyup fırında pişiriyoruz. İşte bu kadar basit... 
Kabak tatlısı tarifini daha sonra ekleyeceğim şimdilik bu kadar :)  Kalın sağlıcakla...


Patlıcanlı Pilav...

Bugün birden canım patlıcanlı pilav istedi, işten eve gelir gelmez hemen yaptım ve muradıma erdim :) ... Benim gibi canı çekenler için tarifi vereceğim ama ben pilavı ölçü ile yapmıyorum vereceğim tarifte dolayısı ile göz kararı olacak :). Pirinç ve su oranı için normalde pilavı nasıl yapıyorsanız o ölçüyü kullanın. Öncelikle 2 orta boy patlıcanı pijamalı soyup minik küpler halinde doğruyoruz ve tuzluyoruz, bir kapta kaynar su ile pirinci ıslatıyoruz ve bir tutam tuz ekliyoruz. Yarım saat sonra, patlıcanların tuzlarını durulayıp güzelce elimizle fazla suyunu sıkıyoruz ve patlıcanları kızartıyoruz. Bir havlu kağıt ile fazla yağını alıyoruz. Bekleyen pirinçleri, üzerindeki nişastası gidene kadar (beyaz suyu berraklaşana kadar) duruluyoruz. Bir orta boy soğanı ve bir diş sarımsağı ince ince doğrayıp pilav yapacağımız tencerede pembeleşinceye kadar çeviriyoruz sonra isteğe göre bir kaşık -biber/domates-salçası ekliyoruz, duruladığımız ve süzdüğümüz pirinçleri tenceremize ekliyoruz. Pirinçler topak topak olana kadar kavuruyoruz ve tuz , karabiber, pulbiber ekliyoruz. Sonra üzerini bir parmak geçene kadar kaynar su ilave edip kısık ateşte 15 dk pişiriyoruz (7. dk  gibi bir kere karıştırın). Pilav piştikten sonra kızarttığımız patlıcanları pilavla karıştırıyoruz.  Afiyetle yiyoruz... (Yanında yoğurt çok güzel oluyor.)








Sunday, November 21, 2010

Tarçınlı Milföy

Ders çalışacaksınız... çayı demlediniz... yanında tatlı bişeyler istiyorsunuz... fazla vakit harcamak istemiyorsunuz... ve  evde sadece milföy hamurunuz var... işte o zaman  Jamie Oliver'dan aldığım bu zahmetsiz hızlı ve bir o kadar da lezzetli tarifi yapmanın tam zamanıdır.
İhtiyacınız olan malzemeler: 4 yaprak Milföy hamuru için bir çay kaşığı tarçın,  bir kahve fincanı şeker 
Yapılışı: Bir tabakta  şeker ve tarçını karıştırıyorsunuz. Milföy hamurlarının üzerine bu karışımdan sepeleyip oklava/merdane ile hamura karışımın yapışması için üzerinden bir kaç kez geçip hamuru inceltiyorsunuz (çok ince olmayacak). Hamur yaprağının ön ve arkasına aynı işlemi uygulayıp istediğiniz şekilde kesiyorsunuz. Sonra ağır ateşte teflon tavada (yağ kullanmıyorsunuz) kızartıp, ılık olarak çayınız soğumadan yiyorsunuz...
Afiyetler olsun... Allah zihin açıklığı versin :))


Elmalılar...

Bugün bayram tatilimizin son günü ve yarın yine iş başı... Bayramda tatlı yerine eşimin isteği üzerine elmalı kurabiye yaptım, malumunuz burada pek tanıdık olmadığından bayramda gelenimiz gidenimiz olmadı biz de kendimize pişirdik kendimiz yedik, bu durumdan pek de şikayetçi değildik :) Aşağıda aynı hamur ile farklı şekillerde yaptığım elmalı hamur işleri var. 

İçi için malzemeler:
  • 4-5 orta büyüklükte elma
  • bir tatlı kaşığı tarçın
  • elmanın tadına göre şeker

İç yapılışı:
elmaları soyup rendeliyoruz ve tavada suyunu çekene kadar şeker ve tarçınla pişiriyoruz. İsteğe göre kuru üzüm, fındık, ceviz de eklenebilir. (üzüm çok tatlı yaptığı, fındıkta içinde yumuşadığı için kullanmadım)

Hamur için  malzemeler : 
  • 1/2 çay bardağı yoğurt
  • 1/2 çay bardağı sıvı yağ
  • 1 Paket kabartma tozu
  • 1 kahve fincanı şeker
  • 1 Paket margarin/tereyağı
  • bir kaç damla limon
  • Aldığı kadar un  
Önce sıvı malzemeleri karıştırıyoruz sonra  kabartma tozunu  ve  kulak memesi kıvamına gelene kadar unu ekleyip hamurumuzu yoğuruyoruz.
Tepside yapmak için hamurdan portakal büyüklüğünde bir parçayı buz dolabında katılaşana kadar bekletiyoruz. Hamurun kalan kısmı ile tepsini içini kaplıyoruz, elmalı harçımızı tepsiye hamurun  üstüne yayıyoruz. Katılaşan ayırdığımız hamur parçasını rende ile elmaların üzerini kaplayacak şekilde rendeliyoruz  ve fırında pempeleşene kadar pişiriyoruz. Ben un olarak tam buğday unu kullandığım için rengi normalden daha koyu oldu. Piştikten sonra üzerine iri kıyılmış fındık/ Ceviz ve  pudra şekeri ile süsledikten sonra servis yapabilirsiniz...






Kurabiye şeklinde yapmak için hamuru yarım cm kalınlığında açıp bıçakla karelere bölüyorsunuz. Karenin bir köşesine elmalı harçtan koyup karşı köşeye doğru yuvarlıyorsunuz. Fırında üzeri pembeleşene kadar pişirip, üzerine pudra şekeri serperek servis yapabilirsiniz...

Wednesday, November 17, 2010

Sevdiklerinizle beraber

Sağlık, Mutluluk ve Huzur dolu bir bayram geçirmeniz dileğiyle...










Thursday, November 11, 2010

HAMMMsi

Üç tarafı denizlerle çevrili canım ülkemde en taze balığın Ankara'da yendiği gibi bir söylenti duymuştum. Bir karadenizli olarak bu söylentiye pek kulak asmadım zira geçen gün aldığımız hamsi de (gerçi marketten alınmıştı) pek taze değildi. Ben yine de sizinle paylaşmak istedim çünkü genelde karadenizli olmayanalar hamsi kızartmayı bilmiyor ve patates kızartır gibi teker teker kızartıyor, hem daha yağlı hemde uğraşlı oluyor. Aslında hamsi için özel tavalar satılıyor, özelliği tavada değil kapağında. Kapağı düz ve tavanın içine girebilecek şekilde, böylece yaptığınız kızartmaları kapakla ters-düz edebiliyorsunuz. İlla özel tavaya ihtiyacınız yok düz bir tabak yardımıyla da aynı işlemi yapabilirsiniz.  Hem görüntü olarak daha güzel oluyor hem daha zahmetsiz...



Geçen gün eşimin yaptığı patatesli yumurta da yine aynı usul ile pişirildi...

Thursday, November 4, 2010

Mutfak = Eğlence

 Internette dolaşmak, ilginç tasarımlar bulmak ve o tasarımları hedef haline getirip satın almaya çalışmak işte tüm mesele bu :)) Bugün de yine bu mesele üzerine yoğunlaştım :)) size beğendiğim (hepsini hedef  haline getirmedim tabi), mutfakta kullanırken eğleneceğiniz bir kaç tasarımı sunmak istedim...

 

Çoktan Ucundan Isırılmış Kurabiyeler : Bir türlü yaptığınız kurabiyelerden size kalmıyorsa, biraz hileli bir taktikle bu işi çözebilirsiniz. Kim tarafından ısırıldığı bilinmeyen kurabiyelere kimse dokunmaz... (buldumduldum : 30.90TL )


CAKEWICH: Herkes sandwich sever ama pastayı daha çok seveceklerine hiç şüphe yok (buldumduldum: 59.90TL)


                             
              
Kurabiye Damgası:  Hemen her şeyi marketlerden satın alabildiğimiz günümüzde evde kendi kurabiyelerimizi yapmak ayrıcalık olamaya başladı. Siz de herşeyi sürekli hazır almaya alıştıran günümüz hayatına karşı dik duruşunuzu sergileyin... (bundesign: 29.90TL)



Hizmetkar Mutfak Önlüğü:  Bir üniformamız eksikti o da oldu :)  ( buldumduldum: 68.90 TL)


Parmak Sıyıraç:  Eğer sizde özellikle puding'ten sonra tencerenin dibini sıyıranlardansanız parmağınızı yakmadan bu aparatla daha temiz iş çıkarabilirsiniz, eğer onun zevki kendi parmağınızı kullanmakta diyorsanız size kolay gelsin :)) (buldumduldum: 19.90 TL)



COFFEMAZE : Tabağa damlayan kahve ile labirenti tamamlamak eğlenceli olabilir. (Tasarımcı : Erdem Selek : Jiklet)  



Ekmek Paleti : Resim paleti formundaki ekmekler, insanı ekmek yerken bile artistik ve yaratıcı bir uğraşa teşvik ediyor. Parmağınızı ekmeğin delik olan yerine geçiriyor, dilediğiniz renkte ısırmalık alanlar yaratabiliyorsunuz  (Tasarımcı Ryohei Yoshiyuki : Jiklet) (Ekmekleri kızartmadan önce bir parmaklık yer açıp japon tasarımcının ekmeklerinden yiyebiliriz:)) )


Transfer : Mutfakta işimizi kolaylaştırmak için tasarlanan kesme tahtasının içine tabak yerleştirebiliyorsunuz (Tasarımcı Chris & Ruby :Jiklet )



Poşet-Çay Tabutu: Poşet çaylar, kullanıldıktan sonra atılacak uygun bir yer bulunamazsa fazlasıyla sorun haline gelebiliyor. Genelde çayı içtiğimiz fincanın tabağına sıkıştırmaya çalıştığımız kullanılmış poşetler keyfimizi kaçırabiliyor. (Tasarımcı:Jonas Trampedach : Jiklet  )

Biliyorum mutfak dedim ama bunu yayınlamadan geçemeyeceğim, Kızlaaaarrr işimize çok yarayacak çoook :)))  Biliyorum bazılarımıza bir tane yetmeyecek, ama almak için indirim zamanını beklemekte fayda var zira bir askı için pahalı geldi bana. (BunDesign 59.99 TL) 


Monday, November 1, 2010

KARAlamalarım...

Bu sefer baya eskiye gittim ve uzun zamandır yapmadığım ama tadı damağımda kalan bir hobimi :) gün yüzüne çıkardım. Merakımın başlangıcı taaa küçüklüğüme(7-8 yaş), komşu kızının (Asiye abla) yaptığı karalamalara hayranlığıma dayanır.  Ayrıca baba tarafım da sever resim yapma işini (kara-kalem, yağlı boya), heralde soya çekim...
Aşağıda sizinle paylaşmak istediğim Lisanstayken yaptığım karalamalarım mevcut, kütüphaneden bulduğum resim kitabındaki resimleri veya karıştırdığım dergilerdeki fotoğrafları çizmeye çalışıyordum...:))-Nacizane-

Bakalım en sondaki arkadaşı  kimler tanıyacak :))  Size ufak bir ipucu  çizmeye çalıştığım fotoğraf yayın dünyasında en fazla bilinen fotoğraf ünvanına sahip.